Merkez Bankası’ndan yeni düzenleme
Merkez Bankası, bankalara yönelik tüm fonlamayı artık geç likidite penceresinden yapacak. Söz konusu yeni adımla, ağırlıklı ortalama fonlama maliyeti 25 baz puan artarak, yüzde 12.25’e çıkacak. Bankacılar Merkez Bankası’nın bu adımını değerlendirdi.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) tarafından bünyesinde faaliyette bulunan Bankalararası Para Piyasası’nda bankaların borç alabilme limitlerinin yarından geçerli olmak üzere gecelik vadede yapılan işlemler için sıfıra düşürüldüğü bildirildi.
Merkez Bankası Türk lirası likidite yönetimine ilişkin yaptığı duyuruda, TCMB bünyesinde faaliyette bulunan Bankalararası Para Piyasası’nda bankaların borç alabilme limitlerinin (BAL) yarından geçerli olmak üzere gecelik vadede yapılan işlemler için (O/N) sıfıra düşürüldüğünü bildirdi.
Duyuruda, aynı tarihten itibaren geçerli olmak üzere gün içi limit (GİL) işlemleri için bankalara tanınan limitlerin bugünden geçerli olan BAL limitlerinin iki katı olarak belirlendiği kaydedildi.
MB BANKALARA GECELİK VADEDE VERDİĞİ FONLAMAYI SIFIRA İNDİRDİ
Merkez Bankası’nın bu hamlesinden sonra 3,9781’e kadar çıkan dolar 3,95 seviyelerine geriledi.
MERKEZ BANKASI’NIN ADIMLARI KURDAKİ YÜKSELİŞİ FRENLER Mİ?
Bankacılar Merkez Bankası’nın “hedge” adımını değerlendirdi.
Değerlendirmelerin satırbaşları şöyle;
“FİRMALAR KENDİLERİNİ GÖRECE DAHA MALİYETSİZ BİR ŞEKİLDE HEDGE ETMİŞ OLACAK”
DenizBank Genel Müdürü Hakan Ateş, konuya ilişkin yaptığı değerlendirmede, TL uzlaşmalı döviz işlemlerinin, uzun süredir tartışılmakta olan ve TCMB tarafından da yakından takip edilen yaklaşık 212 milyar dolar tutarındaki reel sektör döviz açık pozisyonunun yönetilmesi bağlamında atılmış önemli bir adım olduğunu söyledi.
Mevcut açık pozisyonların piyasada var olan talep ve volatilitenin nedenlerinden biri olduğuna dikkati çeken Ateş, “Bu mekanizma ile firmalara taşımakta oldukları kur riskini yönetebilmeleri için ilave bir imkan sağlanmış oluyor. Bu yöntemin firmalar açısından bir avantajı, fiziksel takasa gerek duyulmadan nakit uzlaşmanın direkt TL üzerinden yapılabiliyor olması” dedi.
Ateş, firmaların, bankalar kanalıyla TCMB’nin düzenlediği ihalelere girerek belirlenen fiyattan dolar almaya hak kazanacaklarını ve ilgili vadelerde ilan edilecek olan TCMB alış kuru ile ihalede belirlenen fiyat arasındaki farkı TL cinsinden tedarik ya da tahsil edeceklerini, böylece firmaların kendilerini görece daha maliyetsiz bir şekilde hedge etmiş olacaklarını kaydetti.
Ateş, işlemlerin TL uzlaşmalı olacağı için TCMB’nin rezervleri üzerinde de baskı yaratmayacağını söyledi.
“AMAÇ, DÖVİZ PİYASASINDA VOLATİLİTEYİ AZALTMAK VE PİYASANIN DERİNLİĞİNİ SAĞLAMAK”
Garanti Bankası Genel Müdürü Fuat Erbil de Merkez Bankası’nın reel sektörün kur riskine ilişkin TL uzlaşmalı vadeli döviz sözleşmelerine başladığını hatırlatarak, “Bu ürün, geçmişte daha çok sermaye kısıtı olan ülkelerde para birimlerinin konvertibilitesine yardımcı olmak için kullanılsa da serbest kur rejimine sahip ülkelerde de, örneğin Brezilya, Meksika ve Peru gibi, buna rastlamak mümkün. Özellikle kurda oynaklığın belirgin bir şekilde arttığı stres zamanlarında bu aracın öneminin arttığını düşünüyoruz. Meksika ve Peru örnekleri bizdekine benzer yapıda” ifadelerini kullandı.
Erbil, eylül sonu itibarıyla bakıldığında, bir bacağı TL olan vadeli işlemlerin aylık ortalama miktarının yaklaşık 20 milyar dolar civarında olduğunu bildirdi.
Hedef kitlelerinin, özellikle bilançolarında bulunan açık döviz pozisyonları halihazırda türev ürünlerle yönetmeyen ve bu risklere maruz kaldıklarını gözlemledikleri şirketler olacağını belirten Erbil, özünde TCMB’nin TL uzlaşmalı işlemlerinin, sisteme uzun dolar pozisyonu sunacak bir imkan olduğunu söyledi.
Erbil, bu bağlamda sistemde “uzun dolar pozisyonu alma” veya “var olan kısa dolar pozisyonunu azaltma” iştahının arttığı ve FX piyasasının tek yönlü bir görünüm arz ettiği durumlarda TCMB’nin TL uzlaşmalı işlemler imkanının faydalı olacağını kaydetti.
Standart vadeli döviz işlemlerinde işlem vadesinde şirketlerin, döviz alımı için gerekli tüm bakiyeyi hesabında bulundurması gerekirken, TL uzlaşmalı işlemlerde eğer işlem zararda ise sadece zarar tutarı kadar hesapta likidite bulundurmanın yeterli olacağını vurgulayan Erbil, TCMB’nin temdit edeceğini düşündükleri “TL uzlaşmalı vadeli döviz işlemleri ihaleleri” sayesinde vadesi gelen hedgelerin, bir diğer takip eden ihaleyle taşınmaya devam edilebileceğini tahmin ettiklerini kaydetti.
Erbil, devamla şunları kaydetti:
“Sonuç olarak, TL uzlaşmalı vadeli işlemler, reel sektörün kur riskini daha düşük maliyetle yönetmesini sağlayarak oynaklığı ve spekülatif döviz talebini azaltacaktır. Mevcut durumda reel sektör, oynaklığın ve değer kaybının yüksek olduğu zamanlarda değer kaybının daha da artacağı beklentisiyle yakın dönemlerdeki döviz ödemelerinden daha yüksek miktarda döviz alabiliyordu. Bu da kurda daha da fazla yükselişe sebebiyet veriyordu. TL uzlaşmalı vadeli işlem ihaleleri, bu öne çekilmiş talebin önüne geçerek piyasa derinliğine olan güveni artırma yoluyla oynaklığı ve kurdaki aşırı değer kayıplarını sınırlayacaktır.”