İnşaat teknolojilerinin global temsilcisi Hilti, tersane sahalarında inşaat profesyonellerinin yanında yer alıyor. Farklı iş disiplinlerinin öne çıktığı, karmaşık metodoloji ve yaklaşımların hâkim olduğu tersaneler, proje aşamasından ihtiyaçlar doğrultusunda yapılacak yenileme projelerine kadar her aşamasının titizlikle planlaması gereken bir sektör…

 

Bu noktada inşaat teknolojileri sektörünün global temsilcisi Hilti; güvenlik, kalite, maliyet ve zaman planı konusunda tersane profesyonellerine önemli kolaylıklar sağlayan çözümlerle öne çıkıyor. Tersanelerde giderek büyüyen proje ölçeklerini ve karmaşık süreçleri çok daha efektif hale getirmeyi amaçlayan Hilti, Modüler Kanal Sistemleri, Direkt Tespit Sistemleri ve Kablo Geçiş Sistemleri ile yüksek verimlilik ve uzun süreli dayanıklılık sunuyor. Tersane projeleri, iç dinamikleri gereği çok fazla değişken barındırıyor; üstelik endüstriyel inşaatlar söz konusu olduğunda birçok risk de beraberinde geliyor. Büyük platform bileşenleri ve açık deniz yapılarına uygun farklılaştırılmış inşaat çözümleri sunan Hilti, hem olası riskleri minimize etmek hem de süreçlerin maliyet ve zaman açısından verimli kullanılmasında belirleyici bir rol üstleniyor. Açık deniz inşaat projeleri için ihtiyaç duyulan hizmetleri tek bir noktadan sunduklarını dile getiren Hilti Türkiye Pazarlama Direktörü Mehmetcan Tufan, tersanelerde öne çıkan ürün grupları hakkında açıklamalarda bulundu. Modüler Kanal Sistemleri ile yüzde 24 azalan işçi maliyetleri, yüzde 40 daha az karbon salımı Hilti’nin Modüler Kanal Sistemi (MT) ile sunduğu katma değerli çözümleri anlatan Mehmetcan Tufan, şunları söyledi: “Endüstriyel tesisler için mekanik ve elektrik kanal projeleri zorlu ve karmaşık çözümlerle zaman ve maliyet kaybına sebep olabiliyor. Dolayısıyla doğru ürünleri seçmek, hızlı ve kaliteli kurulumu sağlamak artık bir seçenekten ziyade zorunluluk. Hilti’nin geniş Modüler Kanal Sistem portföyü ise ihtiyaç duyulan çözümleri bir arada sunuyor. Portföyümüzde bulunan borular, havalandırma, sprinkler boruları, elektrik ve depreme karşı dayanıklılık uygulamaları daha az parçayla daha fazla işlevsellik sağlayacak şekilde tasarlanıyor. İnşaat profesyonellerinin işini kolaylaştırmak amacıyla piyasaya sunduğumuz bu portföy ile tüm kanal projesi iş akışı için zamandan tasarruf etmeye ve işçilik maliyetlerini yüzde 24'e kadar düşürmeye katkı sağlıyoruz. Modüler Kanal Sistemimizin öne çıkan özellikleri arasında yüzde 40 daha hafif olması yer alıyor. Bu durum hem inşaat profesyonellerine lojistik maliyet avantajı sunuyor hem de montaj, işçilik ve mühendislik  maliyetlerini düşürmüş oluyoruz. Ayrıca bu yeni sistem, hazırlık ve montaj aşamasında üretime etki edecek bir hız avantajı oluşturuyor. Ekolojik olarak da yeni nesil üretim anlayışına uygun bir teknoloji sunan sistem; üretimi, montajı ve daha hafif oluşu sayesinde yüzde 40 daha az karbon salımı sağlıyor.” Hazırlık gerektirmeyen Direkt Tespit Sistemleri ile maksimum verim Güvenilir sabitleme ve verimlilik garantisi sunan Hilti Direkt Tespit Sistemlerinin tersanelerdeki önemine dikkat çeken Tufan; “Sektör profesyonelleri ile gerçekleştirdiğimiz görüşmelerde tersanelerdeki mevcut sistemlerinin gelişmesinin hem üretim süreçlerinde iyileşme sağlanması hem de iş istasyonlarındaki yükün azaltılması ve rekabet avantajının artması için kritik bir öneme sahip olduğunu öğreniyoruz. Hilti olarak, tehlikeli iş kolları arasında gösterilen ve mahal olarak geniş bir alana yayılan tersanelerde işlerin güvenli bir şekilde yürütülmesini sağlamak amacı ile ürünlerimizi geliştirerek sektörün çözüm ortağı olmayı hedefliyoruz. Bu aşamada Hilti Direkt Tespit Sistemleri, tersanelerdeki iş yükünü azaltıp profesyonellere zaman kazandırırken güvenliği de maksimize ediyor. Direkt Tespit Sistemleri portföyümüzde; ahşap, yalıtım panelleri, metal döşemeler ve ızgaraların sabitlenmesi için tasarlanmış şarjlı, tam otomatik veya yarı otomatik tespit takımları yer alıyor. Hızlı ve efektif topraklama ve birleştirme uygulamalarına olanak sağlayan sistemlerimiz, herhangi bir hazırlık süreci de gerektirmiyor. Ekipmanı hareket ettirmeden bağlantıya izin veriyor ve harici güç kaynaklarına gerek duymuyor. Kolay uygulanması sayesinde herkes tarafından hızlıca kurulumu yapılabilen direkt tespit sistemlerimiz sıcak çalışma izni de gerektirmiyor. En önemlisi de uygulama öncesi ya da uygulama bittikten sonra çelik üzerinde bulunan kaplamaya bir işlem yapılmasına da gerek kalmıyor” şeklinde konuştu. Kablo Geçiş Sistemlerinde yüzde 40 hızlı kurulum, yüksek su ve duman dayanımı Tersanelerde sıklıkla kullanım alanı bulunan Kablo Geçiş Sistemlerinin güvenlik ve dayanıklılık açısından çok önemli olduğuna dikkat çeken Mehmetcan Tufan; “Kablolamanın yoğun kullanıldığı tersane gibi komplike iş sahalarında Hilti Kablo Geçiş Sistemimiz öne çıkıyor. Basitlik, denetlenebilirlik ve üretkenlik açısından profesyonellere kullanım kolaylığı sunan kablo geçiş sistemimiz kurulum kolaylığı ile öne çıkıyor. Diğer geleneksel yöntemlerle karşılaştırdığımızda bu sistem, yüzde 40’a kadar daha hızlı kurulum avantajı sunuyor. Üstelik sadece yedi modül ile tüm kablo çaplarını kapsayabiliyor ve böylece düşük envanter maliyeti sağlıyor. Söz konusu kablolar olduğunda güvenlik hayati bir önem taşıyor. Hilti Kablo Geçiş Sistemlerimiz, hataya yer vermeyen yüksek su ve duman dayanımı sunuyor. Böylece uzun yıllar boyunca güvenli bir şekilde işlevini yerine getirebiliyor. Tüm bunlara ek olarak tersanelerde uçtan uca hizmet deneyimi sunmak adına sadece ürünlerimizle değil destek fonksiyonlarımızla da tersane personelinin yanında yer alıyoruz. Kablo Geçiş Sistemlerimize dahil ettiğimiz Hilti mühendislik destekli özel yazılımımız sayesinde profesyoneller herhangi bir konuda desteğe ihtiyaçları olduğunda ekibimizden kolayca yardım alabiliyor” diyerek sözlerini tamamladı.

 

Hilti ve Hilti Türkiye Hakkında

 

Dünyanın en küçük ülkelerinden biri olan yaklaşık 39 bin nüfuslu Lihtenştayn Prensliği’nde 1941 yılında doğup, bugün yaklaşık 30 bin çalışanı ile global bir jenerik marka haline gelen Hilti, 6 kıtada 120’den fazla ülkede faaliyet gösteriyor. Türkiye pazarına ilk kez 1982 yılında giren ve 15 yıl distribütörlük olarak temsil edilen Hilti, 1997 yılından bu yana ise Türkiye’de yüzde 100 yabancı sermayeli bir firma olarak faaliyetlerine devam ediyor. Merkez ofisi İstanbul’da bulunan Hilti Türkiye; başarısını bilgi, birikim ve inovasyon ile sürdürülebilir değer yaratan bir marka olmaya borçlu. Ekonomiye sağladığı katma değer dışında insan kaynakları alanındaki çalışmalarıyla da öne çıkan Hilti, Great Place to Work Enstitüsü tarafından belirlenen “Dünyanın En İyi İşverenleri” listesinde yer alıyor. 2014-2021 yılları arasında “Türkiye’nin En İyi İşverenleri” sıralamasında yer alan Hilti Türkiye, 2022 yılında da “100-249 çalışan sayılı şirketler” kategorisinde 6’ncı seçildi. Son olarak, Happy Place to Work tarafından Türkiye’de ilk defa 2022 yılında gerçekleştirilen 10’dan fazla sektörün katıldığı yarışmada da en mutlu 50 şirket arasına giren Hilti Türkiye başarısını bir kez daha kanıtladı.