ABD'nin onayıyla Ukrayna'nın Bryansk bölgesine gerçekleştirdiği füze saldırısı, Ukrayna ile Rusya arasındaki gerilimi daha da artırdı. ABD Başkanı Joe Biden'ın Ukrayna'ya, ATACMS gibi uzun menzilli füze sistemlerini kullanma izni vermesinin ardından, Ukrayna 17 Kasım'da bu füzelerle Bryansk bölgesine saldırı düzenledi.
Füzelerle Yapılan Saldırı
Rusya Savunma Bakanlığı, Ukrayna'nın gece saat 03:25’te 6 adet ATACMS uzun menzilli füzesi ile Bryansk bölgesinde bir tesisi hedef aldığını duyurdu. Bakanlık, füzelere yönelik Rus hava savunma sistemlerinin beşini imha ettiğini, ancak bir füzenin askeri bir tesise isabet ettiğini belirtti. Füzenin düştüğü alanda çıkan yangın kısa sürede söndürüldü, ancak Rusya herhangi bir can kaybı veya ciddi hasar bildirmedi.
ABD'nin İzni ve Rusya'nın Tepkisi
Bu saldırının ABD'nin onayıyla yapılmış olması, Washington ile Kiev arasındaki askeri işbirliğinin önemli bir göstergesi olarak yorumlanıyor. Biden yönetimi, Ukrayna'ya uzun menzilli füze kullanım izni vererek, Kiev'e daha fazla saldırı kapasitesi sağlamış oldu.
Ancak Rusya, ABD'nin bu tür saldırılara izin vermesini sert bir şekilde eleştirerek, bu adımın "sorumsuzca" olduğunu ifade etti. Moskova, Washington'un bu izni vermesinin ardından, saldırıya karşı misilleme yapma tehdidinde bulundu ve "karşılık verecekleri" konusunda uyarıda bulundu.
Rusya'nın Nükleer Doktrinindeki Değişiklik
Bu gelişmeler, aynı gün Rusya'nın nükleer silah doktrininde önemli bir değişiklik yaptığı bir dönemde yaşandı. Vladimir Putin, Rusya'nın nükleer stratejisini revize ettiğini duyurdu. Yeni doktrine göre, Rusya'nın bütünlüğünü tehdit eden İHA, füze veya hava saldırıları gibi konvansiyonel saldırılar, nükleer karşılık verilmesine yol açabilecek durumda sayılacak. Bu, nükleer eşik konusundaki en önemli değişikliklerden biri olarak kaydedildi ve küresel güvenlik kaygılarını daha da derinleştirdi.
Gerilimin Yükselmesi ve Sonuçları
Ukrayna'nın ATACMS füzeleriyle yaptığı saldırı, Batı'nın Kiev'e daha fazla askeri destek vermesi ve Rusya'nın askeri doktrininde radikal değişiklikler yapmasıyla büyük bir gerilime yol açtı. Rusya, Batı'nın bu tür askeri yardımlarının devam etmesi halinde "tartışmasız karşılık vereceğini" belirtti. Bu durum, Ukrayna-Rusya savaşı ve dünya çapında güvenlik politikaları açısından daha geniş bir tepkiler zincirine yol açabilir.
Küresel güvenlik uzmanları, bu tür gelişmelerin savaşın seyrini nasıl etkileyeceğini ve nükleer tehditlerin nasıl daha somut hale geleceğini tartışmaya devam ediyor.