Biri Bana Anlatsın; “Hedefler Nasıl Tutturulacak?”
Son yıllarda iktisadi konularda o kadar yeni kavramlarla tanıştık ki, halkın kafası daha karışık bir hal aldı. Bazen merak ediyorum halkımız gerçekten konuşulan ve yazılanları anlıyor mu diye. Madem faturayı halk ödeyecek, o zaman halkın desteğini almak için bazı kavramların daha anlaşılır olması gerekir diye düşünüyorum.
Örneğin, halk enflasyonu vergi ve zam diye anlıyor. Halkımızı ilgilendiren enflasyon (hayat pahalılığı) manşet enflasyon, çekirdek enflasyon ve üretici fiyat endeksi gibi kavramların ne anlama geldiğini bir türlü anlayamıyor. Yetkililerin açıklamalarında yer alan baz etkisi, sıkılaştırma, soğutma ve yapışkan enflasyon gibi kavramlarda vatandaşı ilgi alanına girmiyor. Halkın ilgilendiren tek konu cebinden çıkacak parası.
Krizin faturasını ödeyecek olan kitlelerin resmi (TÜİK) rakamlarına güvendiğini söyleyemeyiz. TÜİK rakamları yanında, ENAG, İşçi Sendikaları, Odalar, Sivil Toplum Örgütleri aynı konularda farklı veriler açıklayarak vatandaşın kafasında zaten var olan soru işaretlerini iyice artırmaktadır. Bu girişten sonra, para ve maliye politikalarında 2024 yılında beklentilerimi özetlemek isterim.
Merkez Bankası Başkanı TCMM de vermiş olduğu sunumdan çıkaracağımız sonuç; yılın ikinci yarısında ekonomide daralmanın veya soğutmanın devam edeceğini net bir şekilde ortaya koymaktadır. Bu politikanın iki temel sunucu olacaktır, birincisi işsizlik te artış, ikincisi gelir kaybının devam edeceğidir. Önümüzde ekonomi kurmaylarının dikkat etmesi gereken önemli çıkmazlar var. Enflasyon da yılın son çeyreğine kadar kalıcı bir düşüş gerçekleşmez ise, yani aylık ortalama %1,5 oranında ve yılın son çeyreğinde aylık ortalama %1,7 seviyesinin üstünde kalmaya devam ederse, Orta Vadeli Ekonomik Program rakamlarını tutturmak gerçekten zor olacaktır. Bu durum cari açığı olumsuz etki etmeye başlar ve TL üzerinde baskı yaratacaktır.
Her ne kadar yetkililer tarafından parasal sıkılaştırma konusunda sözle yönlendirme ön planda olsa da bu konuda iyimser olmak zor görünüyor. Merkez Bankası verilerine göre geniş tanımlı parasal genişleme devam ediyor, bütçe açığına ilişkin tedbirler çok sınırlı ve yetersiz kaldı, yapısal reformlar gecikiyor. Sadece, vergi artışı ve zamlar devrededir.
Sonuç olarak; Merkez Bankasının faiz politikasında henüz bir netlik olduğu kanaatinde değilim. T.C Merkez Bankasının faiz oranlarını Ekim ayına kadar %50-%53 bandında kalacağı, Ekim 2024 sonra ABD ve Avrupa Merkez Bankasının faiz politikaları yerine, ABD de yapılacak Başkanlık seçimleri ve seçimlerin sonucunda ortaya çıkacak jeopolitik gelişmelerin T.C Merkez para politikaları belirleyeceğini düşünmekteyim. T.C Merkez Bankasının yılın son çeyreğinde faiz arttırmanı yönünde (kurdaki oynaklığa bağlı olarak) bir seçeneğin olduğunu belirtmek isterim.
ABD de yıllık enflasyon hedeflenen %3 seviyesine ve 2 yıllık tahvil bonoları %4,5 seviyesinde yerleşmeye başlamıştır. Tahminimce yıl sonu USD/TL kuru 42 TL, enflasyonun %48, Euro/ USD kurunun 1.06-1.10 bandında olacağıdır.
Saygılar