Yunanistan'ın Girit Adası'ndaki 6.4 büyüklüğündeki depremin ardından meydana gelen mini tsunamiyi değerlendiren Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Deprem Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Hasan Sözbilir, "Geçmiş yıllarda baktığımızda kıyılarımızda tsunami olduğunu biliyoruz. Olası bir mega depremde Akdeniz ve Ege kıyılarının İzmir'e kadar olan kesimleri tsunamiden etkilenebilir" dedi.
'ÖNLEM ALINMALI'
Geçmiş yıllarda Türkiye kıyılarında da tsunaminin gerçekleştiğinin altını çizen Sözbilir, "Tarihsel kayıtlara baktığımızda güney ve batı kıyılarımız ile Marmara Denizi'nde 7.0 şiddetini geçen depremlerde tsunami olduğunu görüyoruz. Daha önce kıyılarımızda tsunami olması, 8.0 büyüklüğüne yakın bir depremde bu kıyılarda yeniden tsunami olacağını bize gösteriyor. İnsanlar sahildeyken tsunami alarmı verildiğinde oluşturulan toplanma alanları, can kaybını en az seviyeye indirecektir. Riskli olan bölgelerimizde de bu tarz toplanma alanları yapılmasında fayda var" ifadelerini kullandı.
'HER AN YIKICI BİR DEPREMLE KARŞILAŞABİLİRİZ'
Türkiye'nin deprem bölgesi olması nedeniyle özellikle sokağa kısıtlaması olan günler için çalışmalar yapılması gerektiğine vurgu yapan Sözbilir, "Koronavirüs döneminde dışarıya çıkmamaya gayret ediyoruz ve hafta sonları da sokağa çıkma kısıtlamaları uygulanıyor. Ancak deprem olursa dışarı çıkmamız gerekiyor. Burada birbirinden oldukça zıt bir durum var. Deprem olduğunda ne yapacağımızın cevabını bilmiyoruz. O konuda çalışma yapılması gerekiyor. Sağlık Bakanlığı'nın bünyesindeki Bilim Kurulu'nun bu konuda da çalışma yapmasının doğru olacağını düşünüyorum. Çünkü deprem ülkesiyiz ve her an yıkıcı bir depremle karşılaşabiliriz. Evin içindeyken neler yapılması gerektiğiyle ilgili vatandaşların bilinçlendirilmesi gerektiğini düşünüyorum" diye konuştu.